21 Aralık 2016 Çarşamba

Hollanda da pırlanta önemli bir yer tutuyor. Çiçek pazarına  gittik.Lalelerimizi aldık.Babamın isteğini aldım. Pembe mor ve sarı. O kadar çok lale çeşidi var ki.Ayrıca  dul kadınların evlerinin bulunduğu bir bahçeye gittik.Bir bahçe içinde bir sürü ev.Yaşlı dul kadınlar bu evlerde oturuyorlarmış.Çok hoş bir yer.Hiç erkek yok.Oturanların hepsi dul.Bu kadar gezerken kahvelerimizi de içtik. Bu arada akıtma yedik.  Yani krep.Çeşit çeşit.Hollanda da meşhurmuş. Benim annemin aktması.Ben peynir bal ceviz karışımlı yedim. Evde de böyle yerim. Bu sefer usulümü değiştirmedim. Hollanda da nereye giderseniz gidin  kahvenin yanında küçük bir speculaas veriliyor.Tatlı minicik bir kurabiye. Ayrıca Hollanda da bir çok yerde öpüşen çiftleri görebilirsiniz. Sakın dönüp bakmayın.Ayıp sayılıyor. Bu arada  peynir müzesine de gittik. Ama ben giremedim. Kokusu ağır geldi.Amsterdam  otantik temiz ilginç bir kanallar şehri.Anlatılmakla bitmez. Burası gerçekten görülmesi gereken yerlerden biri Ben bu tura çıkmadan önce araştırdığım kadarıyla Lüksemburg Budapeşte ve Viyananın çok güzel olacağını düşünüyordum.Ama Hollanda bambaşka bir şehir.Her yerde kanal her yerde bisiklet her yerde ördek görebilirsiniz.Burası çok daha farklı. Doğanın yarattığı ile oynanmış.Görülmesi gereken yerlerden biri olduğunu çok net söyleyebilirim.Yolun ortasında gidiyorsunuz. İki taraf  deniz ama bir taraf daha yüksek olabiliyor. Yarın Hollanda da başka bir yer..............

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder