Feribotla gitmek istediğimiz yola karadan devam.50 -60 km yol geri döndük. Otelimizi geçtikten sonra saat 12.58 Kovin den geçiyoruz.Şirin bir yer. Buralarda trafik ışıklarıyladaha çok karşılaşmaya başladık.Ayrıca araç hız ölçerlerle de daha çok karşılaşıyoruz. Yolda her zaman olduu gibi kahve molasını verdik.Bu arada Kaludevero ya yaklaştık.Biraz gittikten sonra Romanya sınırına geldik.Yine pasaport ve bagaj kontrolü.Romanya Avrupa birliğine dahil ülke olduğu için bundan sonra pasaport kontrolü olmayacak inşallah.Romanya sınırından detaylı bagaj kontrolü yapılmadan geçtik.Dolayısı ile Coşkun rahatladı.Yoksa indir bindir coşkun  işi.Sınırdan geçtikten sonra Banat dağlarını görüyoruz.Oldukça heybetli.Tımısaora ya 110 km yolumuzu bitirdiğimizde saat 19.00a geliyordu.Şirin bir otel.Bahçe içinde bir evi dizayn etmişler.Tertemiz.Tşk. Lenny.Eşyarımızı bırakıp şehir turumuzu yaptık. Akşam yemeğimizi yiyip otele dödük.Noel hazırlıkları burada şehirde başlamış.Her er şıkır şıkır.Yemek kültürü domuzu saymazsaknaşağu yukarı aynı.Lezetli yöresel yemekler yiyoruz. Bu gidişle kilo alacağız......Yarın Maceristan Budapeşte....

30.11.2016 bugün Romanya Tımısaora ya yolculuk.Romanyanın en önemli şehirlerinden biri. Küçük Viyana olarak adlandırılan ve Romanların yaşamak için can attığı bir şehir.Otelden çıktığımızda hava güneşli ancak kavurucu bir soğuk bana göre.Lenny göre normal.Daha çok soğuklar göreceğiz diyor.Bugün ilk durağımız Sırbistan ın simgesi golubac kalesi.Aşağı yukarı otelden uzaklık 30 km.Yol boyunca mısır tarlaları görüyoruz.Saplar toprağın üzerinde kalmış.Demekki ihtiyaç olmuyor.Türkiyede hepsi toplanır.golubac giderken gumusgol den geçtik şirin bir yer.Golubac a geldiğimizde  arabadan indiğimizde havanın daha da soğuk olduğunu gördük. Tuna nehri kenarında bir kale.Aynı zamanda kalenin yakını Tuna nehrini  asgari daraldığı yer.Kale ve Tuna nehri muhteşem bir görüntü. Aynı zamanda kaleye giden yol kayaların altından geçiyor.Nehir kenarındaki evler avusturya tarzı evler. Kale kenarında güzel bir cafe de her zaman olduğu gibi kahvelerimizi için ancak Sırbistan parası dinarımız olmadığı için euro verelim dedik.Ancak kabul etmediler.İkram ettiler.Böylece kahveler bedavaya geldi.Birde magnet hediye ettiler.Böylece magnetimiz oldu.Yoksa dolaştığımız yerlerde magnet göremiyoruz..Romanyaya gitmek için Ram a doğru yola koyulduk.Buradan feribotla Romanya tarafına geçmeyi planlıyor Lenny ve Çoşkun.  Ram a geldiğimizde feribotun 14.30 da olduğunu öğreniyoruz.Coşkun hemen yolu değiştirdi.Çünkü daha iki saat var.Tekrar otel güzergahına dönüyoruz.

29.11.2016 Nis de ilk karımızı gördük.Gönüle diyorum ki kar yağmış. İnanmıyor.Nis deki otelimizden sabah kahvaltısından sonra  ayrıldık. Öncelikle  Kurukafa müzesine gittik.İlginç bir yer.Hikayesini internetten araştırıp sizlerle paylaşacağım. Tekrar yola devam.Hoşçakal NİS.  Sırbistana daha önce geldiğimde Belgratta kalmış ve orada gezmiştim. Burası klasik bir şehir.Ama Belgrat muazzam bir yer.Buraya gelinmesede olurdu. Ancak yolumuz üzerinde olduğu için tercih ettik. Smederevo ya gitmek üzere yola devam.....Smederevo Tuna nehri kenarında bir kent.Tuna nehri görülmesi gereken bir yer.Daha önce Balkan turunda karşılaşmıştık.Tuna nehri Volga nehrinden sonra Avrupanın ikinci büyük nehri.2860 km.10 ülkeden geçerek karadeniz e geçiyor.Almanya,Avusturya,Slovakya,Macaristan,Hırvatistn,Sırbistan,Romanya,Bulgaristan,Ukranya, Moldovya olmak üzere 10 ülkeden geçiyor. Dolayısı ile Avrupa Turunda sık sık Tuna nehri  karşılaşacağız. Yol boyunca bir cafe de oturduk. Kahvelerimizi içtik. Artık bol bol Amerikan kahvesi içiyorum.Alıştım çay aramyorum. Adaptasyon süper.Sıkıntı yok.Bu arada elma aldık.Coşkun  epey bir pazarlık yaptı. Lastiklerimizin kontrolünüde çcoşkun yaptı. Sabahki kar tipi havasından sonra yolda kar olmadan ilerliyoruz. Smederevo ya geldiğimizde gerçekten yakıcı bir soğuk var.Bu soğuklaranalışacağız.Sızlanma yok.Lenny çok daha soğular var.İsviçre şimdi düşünmeyeyim😄 Otelimize hızlı bir şekilde yerleştik. Smederova nın kalesini görmeye gittik.Tuna nehri ile burada karşılaştık.Muazzam bir görüntü.Mutlaka yerinde görülmesi gerekir. Daha sonra  Amerikan usulüşehir turu.Günlük ihtiyaçlarımız için alışveriş.Daha sonra otel. Yine  keyifli bir akşam yemeği.U

28.11.2016 Sırbistan Nis e doğru yola çıkıyoruz.Şehrin içinde Vardar nehri devam ediyor. Yol boyunca  kış olmasına rağmen zaman zaman güneşli açık bir hava görüyoruz.Sırbistan sınır kapısına geldiğimizde uzun bir kuyruk görüyoruz.Yine bagaj kontrolü vay Coşkun un haline.Hava sıcaklığı 6 derece normal.Gönül  ve benimyeşil pasaportları görünce diplomat zannettiler ve kontrol yapmadılar.Coşkun da bagaj indirmekten kurtuldu. Yeşil pasaport faydaları.Birilerine duyurulur.Yol boyunca türk köyleri görüyoruz.Camilerimizi görüyoruz. İlerledikçe hava daha da açıldı.Güneşli bir havada devam ediyoruz.Viladicin de kahve içmek için durduk.Kahveler nefis iyi geldi.Sıcaklık 4 dereceye düştü.Nis e vardığımızda hava soğuk bir bahar havası.Coşkun ve Lenny yine oteli çok kolay buldular.Lenny elinde tablet ve tabiiki here programı.Otele yerlştik.Meşhur kelle müzesini ziyaret etmek için çıktık.Ancak kapalı.Ertesi güne kaldı.Daha sonra Türk usulü yaya şehir turu yaptık.Bir barda oturup bir şeyler içtikten sonra güzel bir lokantaya oturup akşam yemği yemek istedik.Ancak istediğimiz yerlerde Toff yi kabul etmediler bizde çıktık.Toff bizimle birlikte oturmalı.Biz ondan ayrılamayız.Biz nereye Toff oraya. Daha sonra otelin restorantında yemeğe karar verdik.Burası çok daha luks ve Toffy için sorun yok.Yemekler ara sıcaklar ve benim ve Gönüllün içtiği çorba harika.Gönül ve ben her akşam çorba içmeyi alışkanlık haline getirdik.Ancak Lenny ve Coşkun aramıyorlar ve içmiyorlar.Onların sulu şeylerle araları pek yok.Herşey mükemmel.Tşk.Lenny.Bu akşam yemekten sora Lenny bizi odaya kahve içmeye davet etti.Güzel bir sohbet ve kahveler iyi. Daha sonra dinlenmek üzere odalarımıza çekildik. Yarın Smederevo...Hırvadistan.

akşam şehir turu yaptık.Bu sefer Amerikan tarzı değil türk tarzı yaya olarak.2011 yılına göre epey değişiklikler var.Üsküp görülmeye değer.Tarihi biryer.Meydanlardaki heykeller muazzam. Hepsi birer simge.Verilen mesaj yaşanılmışlıklar.Dolaşdıktan sonra akşam yemeğimizi otelde yedik.Fiyatlar yine çok makul.Bunlar ticareti bilmiyorlar diye düşünüyorum.Burada yediklerimi güzel ülkemde özellikle Bodrumda yesek birde dört kişi bunun iki buçuk üç katı fiyat öderdik diye düşünüyorum. Yarın Sırbistan a gitmek üzere yola devam.....

27.11.2016 tarik saat 9.20 Kavaladan Selanik e gitmek üzere yola çıktık.Selanik Kavala arası 152 km.Kavala tatil yapmak üzere düşünülebilir. Şirin bir yer.Ancak yazın.Bu mevsimde biraz soğuk.Daha sonra Selanik e gittik. Çoşkun un engin tcrübeli soförlüğü sayesinde aracımıza hemen bir parkyeri bulduk.Yoksa imkansız.Öncelikle Coşkn, Gönül, ben Atatürk ün doğduğu ev müze haline getirilmiş orayı ziyarete gittik.Çok ....güzel bir yer.Atamızla doğduğu yerde olmak muazzam bir duygu.Annesi Zübeyde hanım ve Atamızın mumyadan heykelleri yapılmış. Sanki canlı gibi bol bol resim çektik. Bu arada Lenny ve Toffy bir cafede bizi beklediler.Toff nin her yere girme izni yok.Daha sonra buradan çıktık Lenny ve Toff nin yanına gittik kahvelerimizi içtik. Selanikte amerikan usulü dolaştık.Sanki Selanikte İzmir in havası var.Kendimizi İzmirde zannettik.Daha sonra Makedonya Üsküp e gitmek üzere yola çıktık.Yunan müzikleri dinliyoruz.Harika.coşuyoruz.Buzuki sesi çok güzel. Yol boyunca girdiğimiz her iki tuvalet rezalet.Kimse Türkiyedeki tuvaletler kötü demesin.Lenny Macaristana kadar böyle daha sonra çok temiz diyor. Göreceğiz.Daha çok gideceğimiz yer var. Sırbistan, Macaristan,Belçika,Lüksemburg,Almanya ,Hollanda,İsviçre,..İtalya....Bu arada Üsküp e ikinci gelişim.Daha önce Balkan turu esnasında gelmiştm.Bu aradan Makedonya ya girerken pasaprt kontrolü yapıldı.Bagaj kontrolü yapıldı.Coşkun yoruldu.Biz üç kontes arabada.Üç bayan bir erkek.Düşünün artık.Makedonyaya girdikten sonra yol boyunca lahana tarlaları görüyouz.Lahana Makedonya mutfağında önemli gibi.  Yo boyunca Vardar ehri.Çok uzun.Aynı zamanda Üsküp içindede Vardar nehri.Muazzam bir güzellik.Bu arada Makedoya da mazot ucuz.85 cent.Buraya araba ile glmek isteyenlere duyurulur.Sonunda Üsküp e geldik.Bugün kü son duak.Konaklama yerimiz Hotel Kalonis Coşkun ve Lenny oteli çok kolay buldular.Her ikisi bu konuda çok tecrübeliler.Tşk.Otelimiz gayet güzel.İç dızayn sıra dışı.Benim çarşaflar siyah.Koltuklar siyah.😌Çok temiz.Üsküp e gelen olursa tavsiye ederim.Otelimizeyerleştiten sonra

26.11.2016 Otelimizden saat 9.00 gibi çıktık.İlk durağımız Dedeağaç(Alexsandru polis).Hava kış olmasına rağmen gayet iyi.Saat 11.30 gibi Alexsandrapolis e vardık. Yolumuz uzun olduğu için Amerikan usulu şehir turu attık.Şirin bir yer hava güneşli.Güzel bir cafe de yunan kahvesi içtik.B u arada yolumuzun üzerinde küçük küçük ölüleri anmak için minyetür anma evleri var.Kişiler nerede öldü ise bu minyatür evler oraya dikiliyormuş. Bu yol üstü olabilir veya bir evin bahçesi.Ayrıca  yolumuzun üzerinde Türk köyleri görüyoruz.Camilerimizin minarelerinden anlıyoruz.Daha sonra Komodini ye vardık.Hava sıcaklığı 16 derece.Yazdan kalma bir gün.Komodini ve Kavala 96 km.Kavalaya giderken yol kenarlarında bol miktarda pamuk görüyoruz.Toplasak bir kamyon eder.Pamuk zamanı tarlalara pamuk ekiliyormuş.Portlara gelirken yol kenarlarında flamingolar var. Yol kenarında durup resim çektik.Bu arada Toffy (köpeğimiz)hiç sesi çıkmıyor. Lenny nin çoğu zaman ayak dibinde bazen kucağında çok uslu.Hiç sesi çıkmıyor.Yol kenarlarında güneş enerji tarlaları görüyoruz.Türkiyede çok daha fazla güneş ama kimse çok düşünmüyor, Çok ilginç.Bu arada yol üstünde kavala kurabiyeleri aldık.Dükkan sahibi yaşlı bayan gayet düzgün türkçe konuşuyordu.Kavalaya geldik.Önce ilk Kavala nın ilk yerleşim merkezini görüyorsunuz.Sonra yeni Kavala.Daha eniş ve modern bir yer.Otelimizi bulduk ve yerleştik.Otel bir apartman gibi kapıda bir zil ve otel sakinleri gelip açıyor.Hotel Europa..İçeri girdiğinizde noel hazırlıklarının başladığını görebiliyorsunuz.Şirin ve tertemiz.Tşk.Lenny.Bizim organizatör.Her şeyi o düşünür.Ve ayarlar.Çoşkun direksiyonda.Gönül ve ben hazırcı.arka tarafta.Daha sonraKavalada dolaşıp akşam yemeği yedik.Restoran küçük ama.lezzetli.En güzeli ben bol miktarda yoğurt yedim.  Benim mayaladıklarım kadar olmasada çok lezzetliydi.Ben bir yoğurt canavarıyım.Evde dolaptan hiç eksik olmaz.Çok şey yedik.Ama fiyatlar gayet makul.Asla Türkiye gibi değil.Canım ülkem her şey her geçen gün çok daha pahalı.Otele döndük.Yarın sabah 8.00de kahvaltı.Ve yola devam.Yeni yerler.Yeni kültürler.

Bugün 25.11.2016 saat 8.10 da Bodrum Güllük ten Coşkun,lenny,Gönül,ben yola çıktık.keyifli bir yolculuk yaptık.Altınolukta Çoşkun,Lenny ve Gönül'ün arkadaşları Yüksel hanıma uğradık. Misafirperliği için Yüksel hanıma teşekkürler. Çanakkaleden Eceabat a feribotla geçtik. Hava biraz soğumaya başladı.Otelimize yerleştik.Keyifli bir akşam yemeği yedik.Şimdi otelimizde dinleniyoruz.Yarın saba

h kahvaltısının ardından yola devam.....Bakalım yolculuk nereye?

25.11.2016 tarihinde başlayacağımız avrupa turu için hazırlıkları bitirdik.Elimize bilgisayarlar dinleniyoruz.Ne yiyeceğimizi düşünüyoruz. İyi  organize olduğumuz için bütün hazırlıklar  erkenden bitti. Tşk.Lenny.Heyecan yok.Sıkıntı yok.

lenny ve gönül bilgisayarları yiyecekler.Ama siparişler henüz gelmedi.Bekliyoruz.

Merhabalar 25.11.2016 tarihinde Avrupa turuna başlıyorum.Anılarımı sizlerle paylaşacağım.